Sürücülü lüks otomobillerle yapılan limousine hizmetleri ve turizm amaçlı otomobiller ile yapılan arızi grup taşımacılığı

03.02.2012 Tarihinde 28312 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 6321 sayılı “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” Hükümleri gereği 2918 Sayılı Karayolu Trafik Kanunu EK2 Maddesine ilave edilen hükümler gereği otomobil ile yapılan yolcu taşıma faaliyetlerinin tamamı kaçak ve korsan taksi taşıması olarak değerlendirilmekte ve otomobiller işletmelerin ticari faaliyetine bakılmaksızın seferden men edilmekte ve işletmelere ceza kesilmektedir…

Turizm amaçlı sürücülü lüks otomobil kiralama hizmetleri veren Limousine işletmeleri bu konuda özellikle İstanbul’da işlerini sürdüremeyecek duruma gelmişlerdir.

Lüks Otomobil ve Limousine servis hizmetlerinin tanımı:

Sektörümüzün faaliyet alanı, lüks otomobillerle ve Limuzinler ile yapılan, sürücülü özel yolcu taşımacılığı faaliyetidir. Yolcu taşıma şeklimiz kişiye özel VIP yolcu taşıma hizmetidir.

Yurt içinde taşıma mesafesine bakılmaksızın talebe bağlı olarak şehir içi, belediye mücavir alan sınrları içinde iki nokta arasında ve şehirlerarası olarak yapılabilmektedir.

Şehir içi belediye mücavir alan sınırları içinde ve şehirlerarası otomobil ile VIP ve kişiye özel yolcu taşımaları Limuzin hizmetleri özellik arz eden sadece sürücülü araç kiralama hizmeti olarak değerlendirilmemelidir. Bu türde yapılan yolcu taşımacılığı Turizm endüstrisinin olmazsa olmazlarındandır.

Yolcu taşımacılığı ister belediye mücavir alan sınırları içinde yapılsın, istenirse yurt genelinde şehirlerarası yapılsın turizm sektörünü yakından ilgilendirmektedir. Turizmde ülkenin hizmet kalitesini arttıran önemli bir hizmet ve taşıma türüdür. Bu tür taşımalar dünyanın her yerinde son model ve özel imal edilmiş veya özel tasarımlı, lüks otomobillerle yapılmaktadır. Talep eden kişi için bir ayrıcalıktır, statü sembolüdür. Hizmet verdiği müşterisine konfor ve prestij sunar kişiyi onore eder.

Lüks araçları, seçkin şoförleri, sağladığı benzersiz servisler ve yüksek standartlardaki hizmet kalitesiyle bu sektör ticari taksi işletmeciliğinden tamamen ayrı bir hizmet iş koludur. Asıl önemli özelliği yurt dışından talep edilmesidir. Bu da turizm hizmet kalitesinin önemli ölçütlerinden biridir. Üstelik bu yolcu taşıma hizmetlerine protokol taşıma hizmetleri de dâhildir. Ülkemize gelen devlet başkanları, devlet misafirleri ve diplomatik heyetlerin ulaşım ihtiyaçları bu tür araçlarla karşılanmaktadır.

TBMM, Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı başta olmak üzere diğer bakanlıklar ile Kamu Kurum ve Kuruluşları her yıl ihale yöntemiyle bu tür hizmetleri başta Ankara ve İstanbul illeri olmak üzere satın almaktadırlar. Resmi davetlerin ve özel ziyaretlerin araç talepleri Büyükelçilikler ve Konsolosluklar kanalıyla işletmelerden talep edilmektedir. Uluslararası sanatçılar, işadamları üst düzey yöneticiler, ticari heyetler, ulusal ve uluslar arası kongre katılımcıları, spor müsabakaları için ülkemize gelen takım yöneticileri, uluslar arası kurum ve kuruluş temsilcileri, limuzin ve lüks araç talebinde bulunmaktadırlar.

Ülkemizde Karayolu Yolcu taşımacılığı alanında taksi, minibüs ve otobüs yolcu taşımacılığı dışında yaklaşık 2.500 adet sürücülü otomobil ile yolcu taşımacılığı, hizmeti veren yaklaşık 200 e yakın şirket bulunmaktadır. Firmaların yaklaşık %65’i büyük illerde kalanı ise ağırlıkla turistik bölgelerde hizmet vermektedir. Başlıca İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Aydın, Muğla, Bursa, Adana, Gaziantep illerinde faaliyet göstermektedirler.

Bu şirketler, yabancı dil bilen, üniformalı sürücüler kullanarak yüksek standarda haiz lüks araçlarla hizmet vemektedirler. Sektörümüz Türkiye genelinde daimi olarak yaklaşık 5.000 kişilik yoğun sezonda ise yaklaşık 7.000 kişilik bir istihdam kaynağı oluşturmaktadır.

 

Ekonomik açıdan bakıldığında, bu tarz şirketlerin yüksek araç maliyetleri nedeniyle ÖTV ve KDV, kiralama fatura bedellerinden kaynaklanan KDV ve Kurumlar gelir vergisi, personel istihdamı nedeniyle ödenen muhtasar vergisi ve SSK primleri, araçların akaryakıt, bakım tamir ve onarımları bakımından düşünüldüğünde Devlete ve reel ekonomiye çok ciddi katkılar sunduğu da göz ardı edilmemelidir.

Tüm gelişmiş ülkelerde,  Limuzin Servisi (sürücülü araç hizmeti) veren şirketler turizm sektörünün olmazsa olmazı olarak mevcut olup, önemli bir ihtiyaç ve ülke için bir prestij kaynağı olarak değerlendirilmesi nedeniyle de teşvik edilmektedirler.

 

Dünya Turizm Liginde ilk üç için mücadele veren Türkiye’nin ülkemize kaliteli turist çekmek için başarıyla yürüttüğü mücadelede, sürücülü araç hizmetlerinin önemi yadsınamaz. Aslında öncülük ettiğiniz yasalarla ortaya çıkan bu fiili durumu sektörümüz açısından olumlu sonuçlara sebep olacak yani “Hayırlara Vesile Olacak” bir durum olarak da algılamak mümkün. Sayenizde en azından hizmet standartları tanımlanmış ve kalite standartları belirlenmiş ve yükseltilmiş bir yönetmelikle sektörün verimli ve üretken bir faktörü olma şansına ulaşacağız.

Hizmet alanımız:

Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık ve Bakanlıkların davetlisi ülkemize gelen resmi veya gayri resmi ziyarette bulunan yabancı devlet büyüklerine, konuklarına ve beraberindeki heyetlere,

  • Yabancı elçilik ve konsolosluklara ve misafirlerine,
  • Turizm seyahat acentelerinin, ülkemize turistik amaçlı getirdikleri üst gelir düzeyine mensup misafirlerine,
  • Ulusal ve uluslararası fuar, kongre, konferans ve seminerlere katılan kurum, kuruluş ve şirketlerin üst düzey yöneticilerine,
  • Dünyaca ünlü simalara, sanatçılara ve sporculara ülkemizi ziyaretlerinde
  • Özel etkinlik ve davetlerde,
  • Havalimanları ve Deniz Limanlarından konaklama tesislerine, konaklama tesislerinden limanlara transferlerinde,
  • Şehir içi ve şehir dışı gezi ve turlarda, araçlarımız kullanılmaktadır.

Malumunuz olduğu üzere Karayolu Yolcu Taşımacılığı faaliyetleri 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve İlgili Karayolu Taşıma Yönetmeli Kapsamında düzenlenmiş bulunmaktadır.

Otomobil ile yapılan yolcu taşımacılığı faaliyetleri, Karayolu Taşıma Kanununda A Yetki belgesi kapsamında değerlendirilmiş ve yetki belgesine bağlanmış bulunmaktadır. Sektörümüzün yolcu taşıma faaliyeti, verdiği hizmet alanı, işleyiş biçimi ve sürücülü otomobil kiralama modeli açısından bakıldığında A Yetki belgeleri ne ve kapsamına da tam bir uygunluk göstermemektedir.

A Yetki belgelerinde gelinen son nokta yetki belgelerinin yolcu taşıma faaliyet alanı yayınlanan genelgelerle daraltılmış, sadece kamu kurumlarıyla sözleşme yapılması durumunda arızı ve grup taşımacılığı ve personel taşımalarında kullanılabileceği hükmüne bağlanmıştır.

Gelinen bu noktada A Yetki belgeleri sektörümüz için bir çare olmaktan çıkarılmıştır.
Yurt içinde bazı illerde A1 Yetki belgesiyle sürücülü otomobil yolcu taşımacılığı yapılabilirken
bazı illerde de yapılamamaktadır.

Örneğin İstanbul’da A1 Yetki belgesi verilmemekte gerekçe ise Büyükşehir belediyesiyle il sınırlarının çakışık olması ve yetki belgesi için istenen yolcu terminali ve araç kalkış yeri park yeri zorunluluğunun UKAME kararlarıyla ret edilmesidir.

A1 Yetki belgesinin Belediye Mücavir alan sınırları içinde iki nokta arasında yolcu taşınamayacağı gerekçesi ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyeleri kanunuyla Belediye Mücavir alan sınırları içinde yolcu taşımacılığı faaliyetlerinde tam yetkili oldukları gerekçesiyle talepler ret edilmektedir.

Özellikle İstanbul’da Büyükşehir Belediyesi A1 Yetki belgesi alabilmemiz için gerekli belgeyi öne sürdüğü gerekçelerle vermemekte Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Bölge Müdürlüğü

İstanbul Belediye Mücavir alan sınırlarıyla sınırı ile İl sınırı aynı olduğu gerekçesiyle belge düzenlememektedir.

Sorunun asıl temeli sektörümüzün tanınmaması, işleyiş biçiminin bilinmemesi ve yolcu taşıma faaliyet alanımızın 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve Yönetmeliği kapsamına alınmamasıdır.

Kaçak ve korsan taksi taşımacılığını önlemesi maksadıyla çıkarılan kanun ve bu kapsamda son günlerde özellikle İstanbul’da denetimlerin artırılması bu sorunu açığa çıkarmış bulunmaktadır.

Belediye Mücavir alanı içinde otomobil ile yapılan taşımaların tamamı kaçak ve korsan taşımacılık olarak değerlendirilmekte ve 2918 Sayılı Karayolu Trafik Kanunu Ek 2 Maddesi ARAÇLARIN TESCİL EDİLDİKLERİ AMACIN DIŞINDA KULLANILMASI: maddesi uygulanarak işletmelere veya taşıt sahiplerine ağır cezai işlemler uygulanmakta ve araçlar trafikten iki ay gibi uzun bir süre trafikten men edilmektedir. Sektörümüz yurt genelinde, özellikle İstanbul’da faaliyetini sürdürememe noktasına getirmiş bulunmaktadır.

Talebimiz 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve Karayolu Taşıma Yönetmeliği kapsamına sektörümüzün tanımlanarak yetki belgesi kapsamına alınması ve A Yetki Belgesi altında faaliyet alanımızın tanımlanarak Sektörümüzün kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde faaliyetini sürdürmesidir.

YETKİ BELGESİ TASLAĞI

(Sektör şirketlerinin görüş ve önerileridir)

 

SÜRÜCÜLÜ OTOMOBİL ARIZI VE GRUP TAŞIMACILIĞI YETKİ BELGESİ

A..
 

Taşıma mesafesine bakılmaksızın Yurt İçi Sürücülü Otomobil ile yapılan arızi ve grup taşımacılığı yetki belgesi.
( Yetki belgesi faaliyet alanında İl içi Belediye Mücavir Alan içinde iki nokta arasında taşıma yapılamaz kısıtlaması olmaması gerekir.)
 

Yurt içinde taşıma mesafesine bakılmaksızın sürücülü otomobil ile belirli bir zaman tarifesine uymaksızın yolcu durumuna göre arızi sefer düzenleyerek ve/veya grup taşıması yapacaklara,

Önceden gruplandirilmis ve belirlenmiş yolcu ve/veya yolculari bir hareket noktasindan alip ayni hareket noktasina götürmek ve/veya getirmek suretiyle mekik sefer düzenleyerek tasima yapacaklara, verilir.

Şirket olma zorunluluğu getirilmelidir.

Şirket Sermaye zorunluluğu yüksek tutulmalıdır.

Yetki belgesi almada öz mal şartı en az 10 araç olmalıdır.

Araçların yaşı hizmet kalitesinin daha yüksekte tutulması açısından, belge almayı sağlayacak öz mal taşıt şartında yaş sınırı en fazla 5 yaş olmalıdır.

Yetki belgesi ne kayıt edilecek taşıt sayısına sınırlama getirilmemelidir.

Yolcu Terminali zorunluluğu olmamalıdır.

Yetki belgesi altında sözleşmeli taşıt çalışmaya Müsaade edilmemelidir.

Yetki belgeli taşımacıların faaliyet gösterdikleri ilin dışında da şube açması ve faaliyet göstermesi mümkün olmalıdır.

En az 10 personel istihdamı, SGK SSK girişi zorunlu olmalıdır.

Yetki Belgesi sahiplerine Belediyelerden ve UKAME ve İl Trafik Komisyonlarından şehir içi izin belgesi alma zorunluluğu kaldırılmalıdır.

Faaliyetinde yolcu taşımacılığı olan şirketler adına kayıtlı Otomobil sınıfı araçların Tescil Belgeleri Ticari olarak tescil edilmelidirler.

Saygılarımla.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Close Bitnami banner
Bitnami